31 Temmuz 2014 Perşembe

Mutluluk ve Gülmek


Kahkahamıza da  müdahale eden bir  devlet ile  karşı  karşıyayken,  neşemize, coşkumuza, mutluluğumuza ne oldu? 
İstenen,  bedenimizi ve duygularımızı tamamen unutalım, mutsuz bir  toplum olalım. Yaşam enerjimiz  olan nefesimizi unutalım,  hayatı  sorgulamadan mutsuzca  her şey yolunda gibi  davranalım.

Kim  buna  EVET der?

İçten kahkaha atmayan ya da  atamayan  onca  insan varken şimdi de  iffetli olmamız  bekleniliyor.

Çocukluğumuzdan başlıyor  bu kalıplar;
Sesin  çok kötü  sen şarkı  söyleme
Çok kötü  dans ediyorsun
Çok gülersen  ağlarsın
Mutlu  olursan kaybedersin
Gülerken dişlerin görünmesin 
Sonuç : Mutsuzluk  üzerine  kurulu  bir toplum.

Bir insana  mutsuz  olmak nedir diye sorsan sana  hemen hayat  hikayesini  anlatır.  Yazsam hayatım roman  olur der J ya o unuttuğumuz  mutluluk

Mutluysan;
Nefes alırsın, var olursun, sağlıklı  olursun, canlı  ve tutkulu olursun, yaşama  güvenir ve  izin verirsin, akıcı  olursun, tüm bedenin bir  girdaba  kapılıp da  kaybolma  hissini  yaşamaz, bedenini seversin, başka dünyaları düşünmezsin,  cennet  ve  cehennem kavramı kalmaz şimdi de  olursun.

Gülerken tüm bedenin  bütünleşir, ruhunla  bedenin bütünleşir,  yaşamın ta  kendisi  olur; gözlerin parlar,  enerjin değişir, uyanık olursun, neşen senfoniye dönüşür, uyum içinde  olursun, güzelliğini  görürsün.






 O kadar  çok unutmuşuz  ki  kendimizi,  doğallığımızdan uzakta…. Çoşkulu, Neşeli ve Mutlu olduğunda, toplum senin bu hallerine deli düşüncesiyle de bakabilir olsun sen varlığınla ışığını yansıtmaya devam  et.

Gülmek herkese  yakışıyor,  sevginle, içtenliğinle,  var oluşunla, bedeninin derinliklerinden çıkan  güzel kahkahaların olsun.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder